Bayburt Merkez Gezi Rehberi
Bayburt Merkez Gezilecek Yerler - İlçe Rehberi - Bayburt Merkez 'de Ne Yapılır?


Bayburt Merkez gezi rehberi olarak sizlere ilçenin birçok görülmesi gereken yerlerini listeledik. Ülkemizin güzide ilçelerinden birisi olan Merkez, ziyaretinizde bunları mutlaka yapın. Sizler için hazırladığımız bu gezi rehberi ile kolaylıkla gezebileceksiniz. Bizlere destek olmak için Gezginleri Keşfet Instagram sayfamızı takip edin.
Bayburt Merkez Gezi Rehberi
Bayburt Merkez İlçesi, Doğu Karadeniz Bölgesi’nin iç kesimlerinde yer alan, tarihi ve doğal zenginlikleriyle dikkat çeken bir yerdir. Şehir, Çoruh Nehri’nin etrafında şekillenen yapısıyla hem tarihi hem de doğal güzellikleri bir arada sunar. Bayburt Kalesi, şehrin simgelerindendir. Bu kale, Dede Korkut Hikâyeleri’nde geçen görkemli bir yapıdır. Aydıntepe Yeraltı Şehri, gizemini koruyan galerileriyle ziyaretçilerini etkiler. Helva Köyü Buz Mağarası, yazın sıcak günlerinde bile serinliğiyle ilgi çeker. Baksı Müzesi, modern sanatla geleneksel kültürü harmanlayan bir mekândır. Korgan Köprüsü, Selçuklu döneminin izlerini taşıyan tarihi bir yapıdır.
Çımağıl Mağarası, doğa harikası sarkıt ve dikitleriyle büyüler. Kaleardı Şehir Parkı, şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için ideal bir yerdir. Sırakayalar Şelalesi, doğaseverlerin uğrak noktasıdır. Kop Dağı Kayak Merkezi, kış sporları tutkunlarına hizmet verir. Yakupabdal Tabiat Parkı, yürüyüş ve doğa aktiviteleri için uygundur. Bayburt Merkez, tarihi ve doğal zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekleyen bir yerdir. Ziyaretçiler, bu şehri hem kültürel hem de doğal açıdan deneyimleyebilirler. Bayburt Merkez İlçesi, her mevsim farklı güzellikler sunar. Bu nedenle, her zaman gezilip görülesi bir yerdir.
Bayburt Merkez Gezi Rehberi – Doğal Güzellikler
Merkez gezilecek yerler denildiğinde doğal güzellikleri önplandadır. Ayrıca tarihi, turistik yerleri, meydanları ve çok daha fazlasını listeledik.
1- Bayburt Kalesi
Bayburt Merkez’de yer alan Bayburt Kalesi, tarihi dokusuyla şehrin simgesidir. İlk olarak Orta Çağ’da inşa edilen kale, sağlam surlarıyla dikkat çeker. Aynı zamanda yüksek bir tepe üzerine kurulmuş olması manzarayı daha etkileyici kılar. Özellikle kaleye tırmandığınızda tüm Bayburt’u kuş bakışı görebilirsiniz. Bu nedenle fotoğraf tutkunları için kaçırılmaması gereken bir noktadır. Ayrıca kalede bulunan taş işçiliği örnekleri göz kamaştırıcıdır. Fakat bazı bölümler zamanla zarar görmüş olsa da hâlâ ayaktadır. Hatta bu kalıntılar tarihle iç içe bir yolculuk sunar ziyaretçilerine. Genellikle sessiz ortamıyla tarihi hissederek gezmek mümkündür.
Üstelik gün batımında burası adeta büyüleyici bir tabloya dönüşür. Lakin bu yürüyüş doğa ile baş başa kalmak için güzel bir fırsattır. Kısacası Bayburt Kalesi, şehrin tarihsel mirasının kalbinde yer alır. Ne yazık ki yeterince tanıtılmadığı için birçok kişi farkında değildir. Ama yöre halkı tarafından oldukça değer verilen bir yapıdır. Bu yüzden hazırlıklı gelmek, gezinizin daha konforlu geçmesini sağlar. Artık tarihi yapılar arasında daha fazla öne çıkarılması gereken bir değerdir.
2- Aslandağ Vilayet Ormanı
Aslandağ Vilayet Ormanı, Bayburt Merkez’in doğa ile iç içe alanlarından biridir. İlk olarak şehir merkezine yakınlığıyla dikkat çeken bu orman çok tercih edilir. Aynı zamanda yürüyüş yapmak isteyenler için doğal patikalar sunar. Ayrıca burada piknik alanları da ziyaretçilerin kullanımına uygundur. Genellikle sessizliği ve kuş sesleriyle huzur dolu anlar yaşatır. Fakat kış aylarında hava koşulları nedeniyle ziyaret daha az olur. Lakin kar altında ormanın görüntüsü adeta bir masal dünyasını andırır. Kısacası dört mevsim ayrı güzellikler sunan bir doğa alanıdır. Hatta spor yapmak isteyenler için de oldukça elverişli bir ortamdır. Üstelik şehir yaşamından uzaklaşmak isteyenlere kaçış noktası sunar. Ancak çevrede yeterince bilgilendirme tabelası bulunmamaktadır. Bu yüzden dikkatli gezilmesi ve işaretli patikalardan ayrılmamak önemlidir. Ama yine de doğanın kalbinde nefes alabileceğiniz özel bir yerdir. Yalnız çöplerinizi yanınızda götürmeniz doğayı korumak açısından önemlidir. Artık daha fazla tanıtılarak turizme katkı sağlaması beklenmektedir.
3- Halis Bayramoğlu Hatıra Ormanı
Halis Bayramoğlu Hatıra Ormanı, Bayburt Merkez’de doğayla iç içe bir dinlenme alanıdır. İlk olarak adını yöre halkı tarafından sevilen bir isimden almıştır. Aynı zamanda şehrin stresinden uzaklaşmak isteyenler için ideal bir duraktır. Özellikle sabah saatlerinde temiz hava almak isteyenler oraya yönelir. Bu nedenle yürüyüş yapanların sıkça tercih ettiği bir güzergâh haline gelmiştir. Ayrıca orman çevresinde küçük dinlenme alanları da yer almaktadır. Genellikle hafta içi daha sakin olan orman, sessizliğiyle huzur verir. Lakin yine de doğanın dengesi büyük ölçüde korunmaktadır. Hatta burada düzenlenen çeşitli doğa yürüyüşleri de büyük ilgi görür. Kısacası doğal yaşamı hissetmek isteyenler için harika bir ortam sunar. Üstelik buraya gelen çocuklar doğayla daha yakından tanışma fırsatı bulur. Ancak bazı yolların bakıma ihtiyaç duyduğu da gözlemlenmektedir. Ama yine de bugünkü haliyle bile ziyaretçilerine doğayla baş başa olma şansı sunar. Yalnız çevrede market veya büfe bulunmadığı için hazırlıklı gelmek gerekir. Artık şehirdeki doğa dostu alanlar arasında öne çıkan bir yerdir.
4- Ulu Cami
Bayburt Ulu Cami, şehrin merkezinde tarihi atmosferiyle öne çıkan önemli bir yapıdır. İlk olarak 12. yüzyılda yapıldığı düşünülen cami, Selçuklu mimarisi izleri taşır. Aynı zamanda sade ve zarif yapısıyla dikkat çeker. Özellikle iç mekândaki ahşap işçilik göz dolduran ayrıntılar arasındadır. Bu nedenle hem tarih meraklıları hem de fotoğrafçılar camiyi sıkça ziyaret eder. Ayrıca ibadet dışında kültürel geziler için de oldukça uygundur. Genellikle cuma günleri daha kalabalık olan cami, sakin saatlerde huzur verir. Fakat tarihi yapının bazı bölümleri zamanla yıpranmıştır. Lakin yapılan restorasyonlarla büyük ölçüde korunması sağlanmıştır.
Hatta cami avlusunda vakit geçirmek manevi bir huzur sunar. Kısacası Bayburt’un geçmişiyle bugününü buluşturan özel bir noktadadır. Üstelik merkezi konumu sayesinde ulaşımı oldukça kolaydır. Ancak çevresindeki modern yapılar tarihi dokuya biraz zarar vermektedir. Bu yüzden kentsel planlamanın daha hassas yapılması gerekir. Ama cami, hâlâ tüm ihtişamıyla zamana meydan okumaktadır. Yalnız içeride sessiz olunması rica edilmektedir, lütfen bu kurala dikkat edin. Artık sadece ibadet yeri değil, bir kültür hazinesi olarak da kabul edilmektedir.
5- Saat Kulesi
Bayburt Saat Kulesi, şehrin merkezinde konumlanan zarif yapısıyla dikkat çekmektedir. İlk olarak 1923 yılında inşa edilen kule, şehrin siluetine anlam katar. Aynı zamanda tarihi bir anıt olmasının yanında buluşma noktası olarak da bilinir. Özellikle akşam saatlerinde ışıklandırmasıyla ayrı bir güzellik sunar. Bu nedenle yerli halk ve turistler tarafından sıkça ziyaret edilir. Ayrıca kule çevresi sosyal etkinlikler için kullanılan bir alandır. Genellikle düğün fotoğraflarında bu kuleye rastlamak mümkündür. Fakat zaman zaman çevre gürültüsü deneyimi olumsuz etkileyebilir. Lakin yapının estetik görünüşü bu durumu büyük ölçüde unutturur. Hatta kulenin bulunduğu meydan kentin kalbinde yer alır. Kısacası Bayburt gezinizin önemli duraklarından biri olmalıdır. Üstelik burada çekilen fotoğraflar sosyal medyada oldukça ilgi görmektedir. Ancak kuleye giriş yapılamamakta, sadece dışarıdan izlenmektedir. Bu yüzden etrafında dolaşarak farklı açılardan görüntü almak mümkündür. Halbuki kuleye çıkılabilseydi şehir manzarası daha yakından görülebilirdi. Ama bugünkü haliyle bile nostaljik bir duruş sergilemektedir. Artık şehir kimliğinin önemli sembollerinden biri olarak kabul edilmektedir.
6- Kop Şehitleri Abidesi
Kop Şehitleri Abidesi, Bayburt Merkez’e bağlı Kop Dağı üzerinde yer alır. İlk olarak 1916 yılında yaşanan çetin Kop Savunması’nı anmak için yapılmıştır. Aynı zamanda Türk ordusunun kahramanlık destanını simgeler. Özellikle vatan sevgisini hissetmek isteyenler için anlamlı bir noktadır. Bu nedenle hem yerli halk hem de tarih tutkunları tarafından sıkça ziyaret edilir. Ayrıca burada düzenlenen törenler duygusal anlara sahne olur. Genellikle sessiz ve etkileyici bir atmosfere sahiptir. Fakat kışın yoğun kar yağışı nedeniyle ulaşım zorlaşmaktadır. Lakin yaz aylarında doğayla bütünleşen manzarasıyla büyüleyici bir görünüm sunar.
Hatta zirveden çevreye bakıldığında dağlar arasında derin bir huzur hissedilir. Kısacası hem tarih hem doğa ile bütünleşmiş anlamlı bir yerdir. Üstelik şehitlerin anısını yaşatmak için her detay özenle düşünülmüştür. Ancak çevresel düzenlemelerin biraz daha geliştirilmesi gerektiği açıktır. Bu yüzden yerel yönetimlerin desteği oldukça önem taşımaktadır. Halbuki buraya gelen herkes duygusal bir bağ kurmaktadır. Ama bu bağın sürdürülebilirliği için bakım şarttır. Yalnız bölgeye özel araçla gitmek daha kolaydır, otobüs bulunmamaktadır. Artık bu tür değerlerin daha fazla tanıtılması toplum için büyük fayda sağlayacaktır.
7- Ahmet Baba Türbesi
Ahmet Baba Türbesi, Bayburt Merkez’de manevi atmosferiyle dikkat çeken bir ziyaret noktasıdır. İlk olarak halk arasında “Evliya Ahmet Baba” olarak bilinen zat adına yapılmıştır. Aynı zamanda Anadolu’nun İslamlaşma sürecine katkı sunmuş önemli bir alperendir. Özellikle türbenin bulunduğu alan çevresinde derin bir huzur hissedilir. Bu nedenle ziyaretçiler dua etmek ve maneviyatla baş başa kalmak için buraya gelir. Ayrıca türbe sade mimarisiyle dikkat çeker, gösterişten uzaktır. Genellikle yaşlı ziyaretçilerin yanı sıra gençler de burayı merakla gezer. Fakat türbe hakkında detaylı bilgi veren yazıtlar eksik durumdadır. Lakin yöre halkı gelen ziyaretçilere büyük bir misafirperverlik göstermektedir.
Hatta türbe çevresi özellikle cuma günleri oldukça hareketli olur. Kısacası hem manevi hem kültürel bir değer taşıyan önemli bir yapıdır. Üstelik buraya ulaşım oldukça kolaydır, şehir merkezine yakındır. Ancak çevrede yeterince dinlenme alanı bulunmamaktadır. Bu yüzden kısa süreli ziyaretler için daha uygundur. Ama yine de bugünkü haliyle ziyaretçilerine iç huzur sunmaktadır. Yalnız türbe ziyareti sırasında sessizliğe özen gösterilmelidir. Artık Bayburt’un manevi değerleri arasında daha fazla anılması gereken bir yerdir.
8- Narkazan Çeşmesi
Narkazan Çeşmesi, Bayburt Merkez’de Osmanlı döneminden kalma tarihi bir yapıdır. İlk olarak 18. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilmektedir. Aynı zamanda klasik Osmanlı mimarisinin sade ama zarif bir örneğidir. Özellikle taş işçiliği oldukça dikkat çekicidir ve zamanla bile aşınmamıştır. Bu nedenle hem tarih meraklılarının hem sanatseverlerin ilgisini çekmektedir. Ayrıca çeşmenin suyu uzun yıllardır tazeliğini korumaktadır. Genellikle çevre halkı çeşmeden su içmeyi gelenek haline getirmiştir. Fakat bazı dönemlerde bakım eksikliği nedeniyle işlevselliği azalmaktadır. Lakin yerel yöneticiler zaman zaman bu alanı onarmaktadır. Hatta çeşme etrafında yapılan küçük düzenlemeler tarihi dokuyu güçlendirmektedir. Kısacası şehir merkezinde geçmişle temas kurabileceğiniz özgün bir noktadır. Üstelik bu çeşme etrafında sosyal bir buluşma kültürü oluşmuştur. Ancak bazı günlerde çeşmenin suyu kesilebilmektedir. Ama bugünkü haliyle bile geçmişin izlerini taşımaya devam etmektedir. Yalnız çeşme çevresinde bilgilendirici tabela bulunmamaktadır. Artık bu gibi değerlerin daha iyi tanıtılması kültürel farkındalık yaratacaktır.
9- Kaleardı Şehir Parkı
Kaleardı Şehir Parkı, Bayburt’un merkezinde yer alan en büyük dinlenme alanıdır. İlk olarak modern şehircilik anlayışıyla planlanmış bir sosyal yaşam alanıdır. Aynı zamanda her yaştan insanın keyifle vakit geçirdiği bir parktır. Özellikle sabah sporlarını yapanlar için ideal bir yürüyüş parkuru sunar. Bu nedenle hem sağlık hem sosyallik açısından büyük bir öneme sahiptir. Ayrıca çocuk oyun alanları sayesinde aileler burayı sıkça tercih etmektedir. Genellikle yaz akşamlarında canlı bir ortam oluşmaktadır. Fakat kışın soğuk havalar nedeniyle park daha sakin bir görünüm kazanır. Lakin yaz aylarında burası adeta sosyal bir festival alanına dönüşür. Hatta müzik dinletileri ve çeşitli etkinlikler de zaman zaman burada yapılır. Kısacası Bayburt’un şehir yaşamını canlı tutan önemli bir merkezdir. Üstelik yeşil alanlarıyla doğa ile baş başa vakit geçirmek mümkündür. Ancak bazı bölümlerinde gölgelik alan eksikliği fark edilmektedir. Yalnız çevre temizliğine dikkat edilmesi önem arz etmektedir. Artık Bayburt’un sosyal ve doğal yaşamını bir araya getiren bir merkezdir.
10- Bayburt Dede Korkut Müzesi
Bayburt Dede Korkut Müzesi, şehrin kültürel kimliğini yansıtan özel bir müzedir. İlk olarak Dede Korkut adına düzenlenen etkinliklerle gündeme gelmiştir. Aynı zamanda Türk destan kültürünün canlı olarak sergilendiği nadir yerlerdendir. Özellikle Dede Korkut’un hikâyeleri burada görsellerle desteklenmiştir. Bu nedenle çocuklar ve gençler için eğitici bir gezi noktasıdır. Ayrıca müzede geleneksel yaşam eşyaları da sergilenmektedir. Genellikle kültürle ilgilenen ziyaretçiler burayı büyük ilgiyle gezer. Fakat müze haftanın bazı günlerinde kapalı olabilmektedir. Lakin açık olduğu günlerde rehberli turlarla daha fazla bilgi alınabilir. Hatta interaktif bölümler sayesinde ziyaretçiler aktif olarak katılım sağlayabilir.
Kısacası burası Türk kültürünün yaşatıldığı bir bilgi hazinesidir. Üstelik müze binası mimarisiyle de görsel bir bütünlük sağlar. Ancak giriş saatleri hakkında yeterli bilgilendirme yapılmamaktadır. Bu yüzden ziyaret öncesi program kontrolü yapılmalıdır. Halbuki tanıtımı artırılsa, turistik değeri çok daha artacaktır. Ama bugünkü haliyle bile kültürel anlamda çok değerli bir alandır. Yalnız içeride fotoğraf çekimi sınırlı olabilir, dikkatli olunmalıdır. Artık Bayburt’un kültürel kimliğini yansıtan en önemli adreslerinden biridir.
11- Apsisli Kilise
Apsisli Kilise, Bayburt Merkez’de bulunan tarihi yapılar arasında öne çıkmaktadır. İlk olarak Bizans dönemine ait olduğu tahmin edilmektedir. Aynı zamanda erken Hristiyanlık izleri taşıyan nadide bir eserdir. Özellikle apsis kısmındaki taş işlemeler oldukça dikkat çekicidir. Bu nedenle tarih meraklıları için etkileyici bir keşif noktasıdır. Ayrıca kilise mimarisi bakımından da oldukça özgün özelliklere sahiptir. Genellikle sessiz bir çevrede yer alması manevi bir atmosfer sunar. Fakat yapının bazı bölümleri zamanla harap olmuştur. Lakin yine de temel yapısını koruyarak ayakta kalmayı başarmıştır. Hatta çevresinde kazı çalışmaları yapılması planlanmaktadır. Kısacası Bayburt’un çok kültürlü tarihine ışık tutan bir yapıdır. Üstelik farklı inanç gruplarının geçmişte bir arada yaşadığını gösterir. Ancak yapının turistik yönü yeterince tanıtılamamaktadır. Bu yüzden daha fazla arkeolojik araştırma yapılması gereklidir. Ama mevcut haliyle bile büyüleyici bir tarihi dokunuş hissedilmektedir. Yalnız yapı çevresinde bilgilendirici tabela eksikliği hissedilmektedir. Artık Bayburt’un tarihi çeşitliliğini yansıtan bu tür yapılar korunmalıdır.
12- Yılantaşı
Yılantaşı, Bayburt Merkez’de yer alan gizemli ve efsanelerle örtülü bir taştır. İlk olarak yöre halkı tarafından kutsal kabul edilen bu taş dikkat çeker. Aynı zamanda birçok halk hikâyesine ve inanışa konu olmuştur. Özellikle taşın yılan biçimli yapısı efsaneleri tetikleyen temel öğedir. Bu nedenle hem doğa severlerin hem tarihçilerin ilgisini çeker. Ayrıca taşın çevresi doğal güzelliklerle çevrilidir. Genellikle bölge halkı bu alanı piknik ve dinlenme için kullanır.
Fakat alan çevresinde yeterince açıklayıcı bilgi yer almamaktadır. Lakin taşın varlığı yörede güçlü bir kültürel bağ oluşturmuştur.Hatta ziyaretçiler dilek dilemek amacıyla buraya gelir. Kısacası taş, hem doğanın hem halk inancının ortak ürünüdür. Üstelik ulaşımı kolay ve sessiz bir noktada yer almaktadır. Ancak çevredeki yapılaşma doğal dokuyu biraz zedelemektedir. Bu yüzden koruma altına alınması gerektiği düşünülmektedir. Halbuki bu gibi yapılar kültür turizmini canlandırma potansiyeli taşır. Ama şu anki haliyle dahi ilgi çekici bir unsurdur. Yalnız alana girişte yönlendirme tabelası bulunmamaktadır. Artık Yılantaşı gibi halkla bütünleşmiş değerler daha çok öne çıkarılmalıdır.
13- Korgan Köprüsü
Korgan Köprüsü, Bayburt Merkez’e bağlı olan tarihi taş köprülerden biridir. İlk olarak Osmanlı döneminde inşa edildiği bilinmektedir. Aynı zamanda doğal güzelliklerle çevrili bir vadide yer almaktadır. Özellikle kemerli yapısıyla geleneksel taş köprü mimarisini yansıtır. Bu nedenle tarih ve doğa severlerin ilgisini çekmektedir. Ayrıca çevresinde yürüyüş yapılabilecek patikalar da bulunmaktadır. Genellikle fotoğrafçıların uğrak noktası hâline gelmiştir. Fakat köprünün bazı bölümlerinde zamanla aşınmalar gözlemlenmektedir. Lakin hâlâ aktif olarak kullanılabilen nadir tarihi köprülerdendir. Hatta köprü üzerinden geçerken çevre manzarası etkileyici bir görüntü sunar. Kısacası Bayburt’un tarihi ulaşım yollarından birine tanıklık edersiniz. Ancak alanda çöp kutuları yeterince bulunmamaktadır. Bu yüzden çevre temizliği için dikkatli olunmalıdır. Ama mevcut haliyle bile büyüleyici bir nostalji sunmaktadır. Yalnız köprüye ulaşım için özel araç tercih edilmelidir. Artık bu köprü, Bayburt’un geçmişten bugüne uzanan bir simgesi olarak anılmalıdır.
14- DSİ Pamuktaş Barajı
DSİ Pamuktaş Barajı, Bayburt’un merkezine yakın konumda bulunan ve doğal yapısıyla dikkat çeken önemli bir su kaynağıdır. İlk olarak sulama amaçlı inşa edilen bu baraj, zamanla çevresindeki yeşil dokuyla birlikte bir doğa cazibe merkezine dönüşmüştür. Aynı zamanda kuş gözlemi ve doğa yürüyüşleri için elverişli bir çevre sunmaktadır. Özellikle sabah saatlerinde su yüzeyinde oluşan yansımalar görenleri büyüler. Bu nedenle doğaseverler ve fotoğrafçılar baraj çevresini sıkça ziyaret eder. Ayrıca baraj gölü etrafında sessizlik hâkimdir, bu da ziyaretçilerin dinlenmesini kolaylaştırır. Genellikle hafta sonları piknik yapmak isteyen ailelerin tercih ettiği bir noktadır. Fakat alanda yeterli sayıda bank ve gölgelik yapı bulunmamaktadır. Hatta yaz aylarında serinlemek isteyenler göl kenarında zaman geçirmektedir. Kısacası hem sulama hem de dinlenme açısından bölgeye değer katan bir yapıdır. Üstelik buraya ulaşım asfalt yol sayesinde oldukça rahattır. Ancak alan çevresinde temizlik konusu zaman zaman ihmal edilmektedir. Bu yüzden ziyaretçilerin çevre duyarlılığına dikkat etmesi beklenmektedir.
15- Çukuryayla Yaylası
Çukuryayla Yaylası, Bayburt’un yüksek kesimlerinde bulunan, serin havası ve geniş çayırlarıyla tanınan doğal bir cennettir. İlk olarak göçerlerin yaz aylarında konakladığı bir alan olarak kullanılmaya başlanmıştır. Aynı zamanda geleneksel yayla kültürünü yaşatan ender bölgelerden biridir. Özellikle yaz aylarında rengârenk çiçekler ve mis gibi kekik kokusu eşliğinde nefes kesici bir manzara sunar. Bu nedenle doğa yürüyüşü ve kamp yapmak isteyenler için mükemmel bir duraktır. Ayrıca yayla çevresinde yaban hayatı da gözlemlenebilmektedir. Genellikle yerel halk burada büyükbaş hayvanlarını otlatmakta ve doğal üretim gerçekleştirmektedir.
Fakat yaylada modern altyapı hizmetleri oldukça sınırlıdır. Lakin bu da yaylaya gelenlerin doğayla baş başa vakit geçirmesini sağlar. Hatta yer yer kaynayan doğal su kaynakları, kampçıların ihtiyaçlarını karşılamasına yardımcı olur. Kısacası şehirden uzaklaşmak ve temiz havada dinlenmek isteyenler için birebirdir. Üstelik gece gökyüzü açık olduğunda yıldızlar adeta bir şölen sunar. Ancak bölgeye ulaşım zorlu ve stabilize yollarla sağlanmaktadır. Bu yüzden arazi tipi araçlar tercih edilmelidir. Ama mevcut haliyle bile doğanın gerçek yüzünü gösteren nadide bir yerdir.
16- Kitre Göleti
Kitre Göleti, Bayburt’un sakin doğasında gizlenmiş küçük ama etkileyici bir doğa harikasıdır. İlk olarak tarımsal sulama amacıyla oluşturulmuş bu yapay gölet, zamanla doğal bir göl görünümüne kavuşmuştur. Aynı zamanda kuş cıvıltıları ve rüzgarın suyla dansı eşliğinde huzur veren bir atmosfere sahiptir. Özellikle sabah yürüyüşleri için tercih edilen bir rota haline gelmiştir. Bu nedenle şehir gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için ideal bir kaçış noktasıdır. Ayrıca gölet çevresi piknik yapmaya da oldukça uygundur. Genellikle hafta içi daha sakin olurken, hafta sonları kalabalıklaşabilmektedir.
Fakat alanda yeterince oturma alanı ve çöp kutusu bulunmamaktadır. Lakin doğallığını bozmayan bu haliyle bile birçok ziyaretçiyi memnun etmektedir. Hatta bazı ziyaretçiler buraya sadece kitap okumak ve kafa dinlemek için gelmektedir. Kısacası Kitre Göleti, küçük ama etkisi büyük bir doğa molası sunar. Üstelik balık tutmak isteyenler için de uygun bir noktadır. Ancak göletin tanıtımı ve yönlendirme tabelaları yetersizdir. Bu yüzden çoğu turist göleti fark edemeden Bayburt’tan ayrılmaktadır. Ama bugünkü haliyle bile sessizliğin ve huzurun adresidir.
17- Demirkaş Yaylası
Demirkaş Yaylası, Bayburt’un doğal zenginliklerinden biri olup yüksek rakımıyla dört mevsim farklı güzellikler sunar. İlk olarak bölge halkının yaylacılık faaliyetleri için kullandığı bu alan, zamanla doğaseverlerin gözdesi hâline gelmiştir. Aynı zamanda yabanî çiçeklerle kaplı geniş çayırlarıyla nefes aldıran bir bölgedir. Özellikle yaz aylarında serin havasıyla şehirden kaçış noktası olarak tercih edilir. Bu nedenle kamp yapmak, yürüyüşe çıkmak ya da doğa fotoğrafçılığı yapmak isteyenler için ideal bir ortam sunar. Ayrıca bölgede çeşitli endemik bitkiler de gözlemlenebilir. Genellikle sessizliği ve doğallığı seven ziyaretçiler bu yaylaya özel ilgi duymaktadır. Fakat konaklama imkânları henüz gelişmiş değildir. Lakin bu durum yaylanın bakir doğasını korumasına da katkı sağlamaktadır. Hatta bazı gezginler burada çadır kurarak birkaç gece geçirmektedir. Kısacası modern şehir yaşantısından uzak, doğayla bütünleşmek isteyenler için doğru adrestir. Üstelik gece gökyüzünü izlemek isteyenler için açık ve berrak bir ortam sunar. Ancak ulaşım yolu toprak olduğu için dikkatli sürüş gerektirir. Bu yüzden hazırlıklı gitmek önemlidir.
18- Büyükçayır Mesire Alanı
Büyükçayır Mesire Alanı, Bayburt’un merkezine oldukça yakın bir konumda, ailelerin ve doğaseverlerin en sık uğradığı mesire alanlarından biridir. İlk olarak piknik amaçlı düzenlenen bu alan zamanla yeşil dokusuyla bir cazibe merkezine dönüşmüştür. Aynı zamanda küçük çocuklar için oyun alanları da mevcuttur. Özellikle hafta sonları yoğunluk yaşansa da alan genişliği sayesinde kalabalık hissedilmez. Bu nedenle doğa ile iç içe huzurlu bir gün geçirmek isteyenler için birebirdir. Ayrıca çevresinde küçük yürüyüş parkurları ve dinlenme bankları da bulunmaktadır. Genellikle sabah saatleri daha sakindir ve kuş sesleri eşliğinde yürümek mümkündür. Fakat alanda zaman zaman çevre temizliği aksatılabilmektedir. Lakin belediyenin düzenli bakım çalışmalarıyla alan büyük oranda temiz tutulmaktadır. Hatta çeşitli etkinlik ve festivaller için de bu alan kullanılır. Kısacası hem doğayla buluşmak hem de sosyal vakit geçirmek isteyenler için uygun bir tercihtir. Üstelik çocuklu aileler için güvenli bir ortam sunar. Ama bugünkü haliyle bile Bayburt’un nefes alınan köşelerinden biridir.
19- Çımağıl Mağarası
Çımağıl Mağarası, Bayburt’un merkezine yakın konumda yer alan ve benzersiz sarkıt, dikit yapısıyla doğa tutkunlarını kendine hayran bırakan eşsiz bir yeraltı harikasıdır. İlk olarak 1980’li yıllarda keşfedilen mağara, aynı zamanda bölgedeki en büyük mağaralardan biridir. Özellikle içerideki damlataş oluşumları milyonlarca yıllık doğal bir sanat eserini andırır. Bu nedenle fotoğrafçılar ve doğa araştırmacıları için büyük ilgi odağı hâline gelmiştir. Ayrıca mağaranın içi yaz-kış sabit serinliğe sahiptir, bu da ziyaretleri keyifli kılar. Genellikle rehberli turlar eşliğinde gezilen mağara, özel ışıklandırmalarla daha etkileyici bir görünüme kavuşmuştur. Fakat tüm galerileri henüz tamamen ziyarete açık değildir. Lakin bu durum doğal yapının korunmasına katkı sağlamaktadır. Hatta içeride yürüyüş yapmak için yer yer platformlar oluşturulmuştur. Kısacası yer altı zenginliklerini sevenler için görülmeye değer bir doğa mirasıdır. Üstelik mağara çevresi doğa yürüyüşü için de uygundur. Ancak dikkatli olunmazsa zemin kayganlık gösterebilir. Bu yüzden uygun ayakkabı giymek gerekir. Ama şimdilik bile birçok gezgin için gizli bir hazine niteliğindedir.
20- Dede Korkut Türbesi
Dede Korkut Türbesi, Türk destan geleneğinin en önemli isimlerinden biri olan Dede Korkut’un anısına yapılmış manevi değeri yüksek bir ziyaretkâhtır. İlk olarak 1990’lı yıllarda anıtsal hâle getirilen bu alan, aynı zamanda Bayburt’un kültürel kimliğinin önemli parçalarındandır. Özellikle tarih ve edebiyat meraklılarının ilgisini çeken bu türbe, her yıl çok sayıda ziyaretçiyi ağırlamaktadır. Bu nedenle bölge halkı tarafından da kutsal kabul edilmektedir. Ayrıca türbenin çevresi peyzaj düzenlemeleriyle daha estetik hâle getirilmiştir. Genellikle dua etmek ve manevi huzur bulmak isteyenler buraya uğramaktadır.
Fakat türbe hakkında yeterli bilgilendirme tabelaları bulunmamaktadır. Lakin ziyaretçilerin ilgisi sayesinde popülerliğini korumaktadır. Kısacası hem kültürel hem manevi yönüyle Bayburt’un en özel mekânlarından biridir. Üstelik çevresi piknik alanları ve oturma banklarıyla donatılmıştır. Ancak bölgeye gelen yolların bazı bölümleri bozulmuş durumdadır. Bu yüzden ulaşımda dikkatli olunması gerekir. Halbuki daha iyi altyapıyla çok daha fazla turist çekebilir. Ama mevcut haliyle bile tarihi ve inancı birleştiren önemli bir değerdir. Aynı zamanda genç nesillere geçmişin önemini anlatan etkili bir mekândır.
21- Baksı Müzesi
Baksı Müzesi, Bayburt’un kültürel vizyonunu dünyaya tanıtan, modern ile geleneği buluşturan örnek bir sanat mekânıdır. İlk olarak sanatçı Hüsamettin Koçan’ın öncülüğünde kurulmuş, aynı zamanda kırsal kalkınmaya hizmet eden nadir projelerden biridir. Özellikle müzenin mimarisi doğayla bütünleşen yapısıyla dikkat çeker. Bu nedenle sanat ve doğayı bir arada yaşamak isteyenler için eşsiz bir deneyim sunar. Ayrıca el sanatları, çağdaş sanat eserleri ve geleneksel dokumalar müzede birlikte sergilenir. Genellikle ziyaretçileri hem sanatla hem de yöresel kültürle buluşturur. Fakat şehir merkezinden uzak olması bazı turistler için ulaşım zorluğu yaratabilir.
Lakin bu uzaklık müzeye ulaşanlar için benzersiz bir ödüle dönüşür. Hatta müzenin manzarası bile ziyaretçileri büyüleyecek düzeydedir. Kısacası Anadolu’da sanatın nefes aldığı önemli merkezlerden biridir. Üstelik eğitim programları ve atölyelerle de yerel halka katkı sunar. Ancak tanıtım faaliyetleri zaman zaman yetersiz kalmaktadır. Bu yüzden müzenin sahip olduğu potansiyel yeterince değerlendirilememektedir. Ama yine de bugünkü haliyle bile Türkiye’nin en özel kültür yapılarından biridir. Aynı zamanda bölgeye ekonomik ve sosyal fayda sağlayan örnek bir projedir.
22- Yıldız Gölü
Yıldız Gölü, Bayburt’un yüksek kesimlerinde bulunan ve özellikle ilkbaharda kristal berraklığıyla öne çıkan eşsiz bir doğal göldür. İlk olarak dağ erimeleri sonucu oluşmuş, aynı zamanda volkanik yapılarla çevrili nadir su birikintilerindendir. Özellikle sakinliği ve çevresindeki dağ siluetleriyle kartpostallık manzaralar sunar. Bu nedenle fotoğrafçılar ve doğa yürüyüşçüleri için cazip bir destinasyondur. Ayrıca göl çevresi flora bakımından oldukça zengindir. Genellikle bahar aylarında çiçeklerle bezenmiş alanlar dikkat çeker. Fakat bölgede konaklama ve tesis imkânı bulunmamaktadır. Lakin doğanın sessizliği ve dinginliği her türlü eksikliği unutturur. Hatta göl kenarında kamp yapmak mümkündür, ancak hazırlıklı olmak şarttır. Kısacası doğanın sunduğu huzur burada fazlasıyla hissedilir. Üstelik göl kenarında yürüyüş yolları da kendiliğinden oluşmuştur. Ancak yolların bakım eksikliği zaman zaman zorluk yaratabilir. Bu yüzden bölgeye yapılan gezi öncesi hava ve yol durumu kontrol edilmelidir. Ama şimdilik sadece bilenlerin ve keşfetmeyi sevenlerin rotasında yer almaktadır. Aynı zamanda göl çevresi sessiz meditasyon veya doğa günlüğü yazmak için de uygundur.
23- Üzengili Yaylası
Üzengili Yaylası, Bayburt’un doğayla iç içe yaşamını en iyi yansıtan yüksek rakımlı yaylalarından biridir. İlk olarak göçer ailelerin hayvancılık faaliyetleriyle kullanmaya başladığı bu yayla, aynı zamanda geleneksel yayla kültürünün yaşatıldığı nadir bölgelerden biridir. Özellikle yaz mevsiminde serin havası ve temiz doğasıyla dikkat çeker. Bu nedenle şehirden kaçmak ve doğayla buluşmak isteyenler için birebirdir. Ayrıca yaylada yılın belirli dönemlerinde kültürel şenlikler düzenlenmektedir. Genellikle çadır kampı kurmak isteyen gezginlerin ilgisini çekmektedir. Fakat yaylaya çıkan yollar zaman zaman zorluk çıkarabilir. Lakin yolun sonunda ulaşılan doğa manzarası her zorluğa değmektedir. Hatta bölgede çeşitli yabani hayvanlar da gözlemlenebilir. Kısacası doğa tutkunları için keşfedilmeyi bekleyen eşsiz bir noktadır. Üstelik çevresindeki su kaynakları yayla yaşamını desteklemektedir. Ancak altyapı eksiklikleri yaylada uzun süre kalmayı zorlaştırabilir. Bu yüzden hazırlıklı gitmek oldukça önemlidir. Ama bugünkü hâliyle bile doğayla baş başa kalmak isteyenler için muazzam bir alternatif sunar. Aynı zamanda ziyaretçilere yerel halkla tanışma fırsatı da sağlar.
Bayburt Merkez Gezi Rehberi Haritası
Sizler için hazırladığımız harita sayesinde kolayca yol tarifi alın. Haritadaki konumunu görün. Bayburt gezilecek yerler arasında üst sıralarda yerini alan Bayburt gezi rehberi sizlere iyi bir kılavuz olacaktır. Ayrıca seyahatlerinizde güzergah üzerindeki birçok market, eczane, benzin istasyonu, oteller, restoran gibi alternatifleri de görebilirsiniz. Haritamız bu yüzden sizlerin işlerini kolaylaştıracaktır.