Muğla Seydikemer gezi rehberi olarak sizlere ilçenin birçok görülmesi gereken yerlerini listeledik. Ülkemizin güzide ilçelerinden birisi olan Seydikemer, ziyaretinizde bunları mutlaka yapın. Sizler için hazırladığımız bu gezi rehberi ile kolaylıkla gezebileceksiniz. Bizlere destek olmak için Gezginleri Keşfet Instagram sayfamızı takip edin.

Muğla Seydikemer Gezi Rehberi

Muğla Seydikemer, tarihi ve doğal güzellikleriyle büyüleyici bir ilçedir. İlk olarak, Seydikemer’in antik kentleri, bölgenin tarihî değerini gözler önüne serer. Özellikle Tlos Antik Kenti, Likya medeniyetinin izlerini taşıyan önemli bir alan olarak öne çıkar. Aynı zamanda, Saklıkent Kanyonu ve çevresi, doğa severler için eşsiz bir keşif sunar. Bu yüzden, kanyon boyunca yapılan yürüyüşler oldukça popülerdir. Üstelik, Seydikemer’in sahip olduğu zengin flora ve fauna çeşitliliği, doğa tutkunları için harika fırsatlar yaratır. Fakat, ilçede yapılan bazı inşaat projeleri, doğal dengeyi tehdit etmektedir. Lakin, bölgeye yönelik sürdürülebilir turizm projeleri ile bu tehditlerin önüne geçilebilir. Ne yazık ki, bazı bölgelerde plansız gelişmeler görülse de, doğa hala büyük ölçüde korunmaktadır. Genellikle yaz aylarında bölge, tatilcilerle dolup taşar, fakat kışın daha sakin ve huzurludur. Kısacası, Seydikemer, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Bu nedenle, hem doğa hem de tarih severler için ideal bir destinasyon olarak öne çıkar.

Muğla Seydikemer Gezi Rehberi – Doğal Güzellikler

Seydikemer gezilecek yerler denildiğinde doğal güzellikleri önplandadır. Ayrıca tarihi, turistik yerleri, meydanları ve çok daha fazlasını listeledik.

1- Saklıkent Milli Parkı

Saklıkent Milli Parkı, Antalya ve Muğla sınırında yer alır. İlk olarak serin kanyon suları dikkat çeker. Özellikle yaz aylarında serinlemek isteyenler buraya akın eder. Aynı zamanda rafting ve doğa yürüyüşleriyle de ünlüdür. Bu nedenle macera severlerin favori rotalarından biridir. Üstelik kanyonun dev kayalıkları, görsel bir şölen sunar. Fakat kaygan zeminler nedeniyle dikkatli olunması gerekir. Lakin doğal güzellikleriyle gelen herkesi büyüler. Kısacası Saklıkent, doğayla baş başa kalmak isteyenler için birebirdir. Ne yazık ki bazı dönemlerde su seviyesi yüksektir, yoksa her zaman erişilebilirdi.

2- Sidyma Antik Kenti

Sidyma Antik Kenti, Fethiye’nin Dodurga köyü yakınında saklı kalmış bir hazinedir. İlk olarak Likya dönemine ait yapılarıyla dikkat çeker. Özellikle mezar anıtları ve yazıtları tarihi bir yolculuk sunar. Fakat ulaşımı biraz zorlu olabilir. Lakin bu zorluk, keşfi daha özel kılar. Aynı zamanda kalıntılar, doğayla iç içe bir ortamda bulunur. Bu yüzden tarih ve doğa meraklıları için mükemmel bir yerdir. Üstelik Sidyma çok kalabalık değildir, yalnız kalmak isteyenler için idealdir. Ama yine de yanınıza su ve yiyecek almanız önerilir. Kısacası Sidyma, sessiz bir tarih yolculuğu arayanlara hitap eder.

3- Letoon Kutsal Alanı

Letoon Kutsal Alanı, Likya uygarlığının dini merkezlerinden biridir. İlk olarak Leto, Artemis ve Apollon’a adanmıştır. Özellikle tiyatrosu ve tapınak kalıntıları göz alıcıdır. Aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir. Bu nedenle bölgeye gelen turistlerin ilgisini çeker. Üstelik alanın çevresi doğayla iç içedir. Fakat yazın güneşin etkisi fazladır, bu yüzden şapka önerilir. Lakin tarihi atmosferi her mevsim etkileyicidir. Kısacası Letoon, kültür turizminin önemli duraklarından biridir. Ne yazık ki kazılar halen tam anlamıyla tamamlanmamıştır.

4- Pınara Antik Kenti

Pınara Antik Kenti, Fethiye yakınlarında etkileyici bir konumda yer alır. İlk olarak Likya tipi kaya mezarlarıyla ünlüdür. Özellikle dağın yamacına oyulmuş mezarlar görenleri büyüler. Aynı zamanda çevresindeki doğa oldukça etkileyicidir. Bu nedenle fotoğraf tutkunları için ideal bir yerdir. Üstelik antik tiyatro, ayakta kalan yapılar arasındadır. Fakat ulaşım biraz zahmetlidir, arazi aracı önerilir. Lakin bu çaba, manzara ile ödüllendirilir. Kısacası Pınara, hem tarih hem doğa sunan bir hazinedir. Ne yazık ki yeterince tanıtılmamıştır, yoksa daha çok bilinebilirdi.

5- Tlos Antik Kenti

Tlos Antik Kenti, Fethiye bölgesindeki en eski yerleşimlerden biridir. İlk olarak mitolojik kahraman Bellerophontes ile anılır. Özellikle kaya mezarları ve akropol alanı dikkat çeker. Aynı zamanda Likya uygarlığının önemli merkezlerindendir. Bu yüzden her yıl çok sayıda ziyaretçi ağırlar. Üstelik antik stadyum ve hamam kalıntıları da görülmeye değerdir. Fakat yaz aylarında oldukça sıcak olabilir. Lakin manzara her şeye değecek güzelliktedir. Kısacası Tlos, tarih meraklılarının mutlaka görmesi gereken yerlerdendir. Aynı zamanda doğal dağ manzarasıyla da büyüler.

6- Seydikmere Yakapark

Yakapark, doğayla iç içe serin bir kaçış noktasıdır. İlk olarak buz gibi akan sularıyla bilinir. Özellikle yaz sıcaklarında serinlemek isteyenler burayı tercih eder. Aynı zamanda restoranlarıyla lezzetli yemekler sunar. Bu nedenle hem dinlenme hem yeme içme için idealdir. Üstelik balık havuzları ve doğal masalar oldukça ilgi çekicidir. Fakat suyun soğukluğu ilk anda şaşırtabilir. Lakin kısa sürede alışmak mümkündür. Kısacası Yakapark, doğada serin bir gün geçirmek için mükemmel bir yerdir. Aynı zamanda çocuklu aileler için de güvenlidir.

7- Balbura Antik Kenti

Balbura Antik Kenti, Seydikemer’in ormanları arasında sessizce saklanır. İlk olarak Roma ve Bizans dönemine ait yapılar dikkat çeker. Özellikle agorası ve mezar anıtları etkileyicidir. Aynı zamanda doğa yürüyüşü için harika bir güzergâhtadır. Bu nedenle tarih ve doğa severlerin ilgisini çeker. Üstelik bölgede nadiren ziyaretçi olur, bu da huzur sunar. Fakat tanıtımı eksik kaldığı için bilinmezliğini korur. Lakin bu sayede bozulmamış bir doku sunar. Kısacası Balbura, keşfedilmemiş antik hazinelerden biridir. Ne yazık ki ulaşım olanakları sınırlıdır, yoksa daha çok kişi tanırdı.

8- Oenoanda Ören Yeri

Oenoanda, felsefeci Diogenes’in yazıtlarıyla tanınan önemli bir antik kenttir. İlk olarak duvarlara kazınmış felsefi metinleriyle ünlenmiştir. Özellikle Epikürcü düşünceler taşıyan yazılar eşsizdir. Aynı zamanda Helenistik döneme ait yapılar da dikkat çeker. Bu nedenle hem arkeoloji hem felsefe meraklıları için eşsizdir. Üstelik doğayla iç içe, huzurlu bir konuma sahiptir. Fakat alan geniş olduğu için yürüyüş ayakkabısı önerilir. Lakin yürüyüş esnasında birçok kalıntıya rastlanır. Kısacası Oenoanda, tarih ve düşünceyi birleştiren özel bir alandır. Aynı zamanda doğa ile bütünleşmiş bir keşif sunar.

9- Tarihi Urluca Köprüsü

Tarihi Urluca Köprüsü, Fethiye ilçesi sınırlarında yer alır. İlk olarak Osmanlı döneminde inşa edilmiştir. Özellikle taş mimarisi ve kemer yapısı dikkat çeker. Aynı zamanda çevresindeki doğal manzara oldukça huzur vericidir. Bu nedenle fotoğrafçılar ve tarih tutkunları için cazip bir noktadır. Üstelik köprü hâlâ kullanılabilir durumdadır. Fakat araç trafiğine kapalı olması yürüyüş keyfi sunar. Lakin bazı dönemlerde çevresi bakımsız kalabiliyor. Kısacası Urluca Köprüsü, geçmişle bugünü birleştiren önemli bir yapıdır. Aynı zamanda sakin doğasıyla şehre kısa bir mola sunar.

10- Yaka Şelalesi Şelale Park

Yaka Şelalesi, doğayla iç içe serin bir dinlenme alanıdır. İlk olarak ferahlatıcı su sesi huzur verir. Özellikle yaz aylarında serinlemek isteyenler için idealdir. Aynı zamanda çevresinde yürüyüş yolları ve piknik alanları bulunur. Bu nedenle aileler ve doğaseverler tarafından tercih edilir. Üstelik alanda küçük işletmeler de hizmet verir. Fakat hafta sonları biraz kalabalık olabilir. Lakin sabah saatlerinde sakinliğini korur. Kısacası Yaka Şelalesi, şehrin stresinden uzaklaşmak için birebirdir. Aynı zamanda doğa ile baş başa kalmak isteyenler için fırsat sunar.

11- Girdev Yaylası

Girdev Yaylası, Fethiye’nin dağlık bölgelerinde yer alır. İlk olarak temiz havası ve serin iklimiyle bilinir. Özellikle kamp ve doğa yürüyüşü için tercih edilir. Aynı zamanda yaban hayatı gözlemlemek mümkündür. Bu nedenle doğaseverlerin gözdesi olmuştur. Üstelik yaylada geleneksel yaşam halen sürmektedir. Fakat alt yapı eksiklikleri zaman zaman sorun yaratabilir. Lakin bu durum doğallığını korumasını sağlar. Kısacası Girdev Yaylası, şehir yaşamından uzaklaşmak isteyenler için idealdir. Aynı zamanda göl manzarasıyla ziyaretçilere huzur verir.

12- Uyluk Tepesi

Uyluk Tepesi, bölgenin en güzel manzaralarını sunan noktalarındandır. İlk olarak yüksek rakımı sayesinde serin havası dikkat çeker. Özellikle gün batımında manzara izlemek büyüleyicidir. Aynı zamanda doğa yürüyüşçüleri için keyifli bir parkurdur. Bu nedenle bölge halkı ve turistler tarafından sıkça ziyaret edilir. Üstelik tepe çevresi oldukça sessizdir. Fakat rüzgârlı günlerde dikkatli olmak gerekir. Lakin bu durum manzaranın keyfini azaltmaz. Kısacası Uyluk Tepesi, hem fotoğraf hem meditasyon için mükemmeldir. Aynı zamanda doğal yaşamı gözlemlemek için de uygun bir alandır.

13- Seki Eşref Paşa Türbesi

Seki Eşref Paşa Türbesi, bölgenin manevi miraslarından biri olarak öne çıkar. İlk olarak Osmanlı dönemine dayanan türbe, sade ve etkileyici mimarisiyle dikkat çeker. Ancak yapı sadece dini değil, aynı zamanda kültürel bir semboldür. Ziyaretçiler burada huzur bulur, hatta dua ederek vakit geçirir. Bu yüzden manevi arayış içindekiler için özel bir duraktır. Üstelik çevresindeki doğal güzellikler de bölgeye anlam katar. Ne yazık ki bazı dönemlerde bakım eksiklikleri gözlenmiştir. Lakin halkın ilgisi türbenin önemini daima canlı tutar. Aynı zamanda türbe, geleneksel yapısıyla şehir hayatından uzak bir atmosfere sahiptir. Kısacası bu türbe, tarihiyle olduğu kadar doğasıyla da dikkat çeker.

14- Ören Kanyonu

Ören Kanyonu, doğa yürüyüşleri ve keşif rotalarıyla macera tutkunlarını cezbediyor. İlk olarak dar patikalarla başlayan yolculuk, etkileyici kaya oluşumlarıyla devam eder. Üstelik kanyon boyunca akan su sesi ziyaretçileri adeta büyüler. Ancak zorlu rotalar doğaya hazırlıksız gelenleri zorlayabilir. Bu yüzden doğa tutkunlarının ekipmanlarını eksiksiz getirmesi önerilir. Aynı zamanda kanyon içinde birçok fotoğraf noktası bulunur. Fakat bazı bölümlere ulaşım oldukça meşakkatlidir. Yalnız doğal güzelliği, bu zorluğu görmezden gelmenizi sağlar. Özellikle sessizlik arayanlar için eşsiz bir kaçış noktasıdır. Kısacası Ören Kanyonu, huzur ve macerayı bir arada sunar.

15- Araksa Kaya Mezarları

Araksa Kaya Mezarları, antik çağlardan kalma gizemli yapılar arasında yer alır. İlk olarak mezarların işçiliği ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Özellikle kabartmalar dönemin sanatsal zenginliğini gözler önüne seriyor. Ancak zamanla bazı detaylar tahrip olmuş durumda. Bu nedenle uzmanlar, yapının korunmasına büyük önem veriyor. Aynı zamanda mezarlar, tarihseverlerin yoğun ilgisini çekiyor. Üstelik bu alan, arkeolojik kazılar açısından da büyük potansiyel taşıyor. Fakat ne yazık ki bölge çok tanıtılmamış. Lakin meraklı gezginler bu noktayı keşfetmekten geri durmuyor. Kısacası Araksa, geçmişle günümüz arasında köprü kuruyor.

16- Cavurdöndü Yaylası

Cavurdöndü Yaylası, serin havası ve yeşil doğasıyla öne çıkan bir noktadır. İlk olarak yayla yolculuğu manzaralar eşliğinde başlar. Üstelik yaz aylarında bile burası ferah bir havaya sahiptir. Ancak yollar zaman zaman zorlayıcı olabilir. Bu nedenle araç seçimine dikkat etmek gerekir. Aynı zamanda doğa ile baş başa kalmak isteyenler için biçilmiş kaftandır. Fakat yaylada tesis bulunmadığından hazırlıklı olmak önemlidir. Yalnız doğanın sadeliği tüm eksikleri unutturur. Özellikle kamp kurmak isteyenler burayı tercih eder. Kısacası Cavurdöndü Yaylası, doğanın tam ortasında eşsiz bir sığınaktır.

17- Seydikemer Leylek Koyu

Seydikemer Leylek Koyu, kuş gözlemcilerinin sıkça ziyaret ettiği nadir alanlardan biridir. İlk olarak leyleklerin göç döneminde buraya uğramasıyla ün kazanmıştır. Ancak sadece kuşlar değil, doğal peyzaj da büyüleyicidir. Bu yüzden doğaseverler için vazgeçilmez bir noktadır. Üstelik sakin ortamı, şehir hayatının stresinden uzaklaştırır. Aynı zamanda koy çevresinde yürüyüş parkurları da var. Fakat bazı dönemlerde çevre temizliği yeterli olmayabiliyor. Ne yazık ki bu durum doğal yapıyı olumsuz etkileyebiliyor. Lakin ziyaretçilerin duyarlılığı her geçen gün artmakta. Kısacası Leylek Koyu, doğal yaşamın korunması gereken önemli adreslerinden biridir.

18- Boğaziçi Osmanlı Sarnıcı

Boğaziçi Osmanlı Sarnıcı, Osmanlı’nın su mühendisliğini gözler önüne seren tarihi bir yapıdır. İlk olarak su depolama amacıyla inşa edilmiş olan sarnıç, hâlâ ayakta. Ancak zamanla tahrip olan bölümleri dikkat çekiyor. Bu yüzden restorasyon çalışmaları sık sık gündeme gelir. Aynı zamanda sarnıcın bulunduğu alan tarihi dokusunu korumuştur. Üstelik çevresindeki mimari yapılaşma da bu mirasa saygılıdır. Fakat sarnıç ziyareti için yeterli yönlendirme tabelası bulunmamakta. Ne yazık ki bu durum birçok kişinin burayı atlamasına neden oluyor. Lakin bilinçli gezginler burayı mutlaka rotalarına ekliyor. Kısacası Boğaziçi Sarnıcı, geçmişle bağlantı kurmak isteyenlere hitap ediyor.

19- Kumluova Patara Plajı

Kumluova Patara Plajı, incecik kumu ve geniş sahiliyle hayranlık uyandırır. İlk olarak antik Patara’ya yakınlığı ile öne çıkar. Ancak plaj, sadece deniz değil, tarih kokan atmosferiyle de etkileyicidir. Bu yüzden hem yüzmek hem gezmek isteyenler için idealdir. Aynı zamanda gün batımı manzaraları oldukça ünlüdür. Üstelik caretta caretta kaplumbağaları da burayı yuva olarak kullanır. Fakat bazı bölümler koruma altında olduğundan dikkatli olunmalıdır. Ne yazık ki bazı ziyaretçiler kurallara uymamaktadır. Lakin çevreciler bu konuda sürekli bilinçlendirme çalışmaları yapmaktadır. Kısacası Kumluova Patara, doğa ve tarih buluşmasının eşsiz adresidir.

20- Seydikemer Karadere Plajı

Seydikemer Karadere Plajı, doğallığıyla dikkat çeken sakin bir sahil şerididir. İlk olarak kalabalıktan uzak bir deneyim sunar. Üstelik dalgasız deniziyle çocuklu aileler için oldukça uygundur. Ancak plajda tesis bulunmadığından hazırlıklı gelmek önemlidir. Bu nedenle genellikle günübirlik ziyaretçiler tercih eder. Lakin doğanın bozulmamış hali bu zorluğu unutturur. Özellikle sabah saatlerinde plaj oldukça huzurludur. Kısacası Karadere Plajı, sadelikten yana olanlar için birebirdir.

21- Gizlikent Şelalesi

Gizlikent Şelalesi, doğanın kalbinde gizli kalmış bir cennet köşesidir. İlk olarak orman içi patikalarla ulaşılan şelale oldukça serinleticidir. Üstelik çevresindeki yürüyüş yolları da doğa severler için idealdir. Ancak zeminin kaygan olması dikkat gerektirir. Bu yüzden uygun ayakkabılar tercih edilmelidir. Aynı zamanda şelalenin sesi ruhu dinlendirir. Fakat yaz aylarında kalabalık olabiliyor. Ne yazık ki bu durum doğallığını bir miktar gölgeliyor. Lakin erken saatlerde gelenler bu sorunu yaşamaz. Kısacası Gizlikent, adını hak eden saklı bir güzelliktir.

22- Sıçak Yaylası

Sıçak Yaylası, yüksek rakımı sayesinde yaz aylarında bile serin kalır. İlk olarak çam ağaçlarının yoğunluğu dikkat çeker. Üstelik sessiz ortamı ile kafa dinlemek isteyenlere birebirdir. Ancak yayla yolları virajlı ve tozludur. Bu nedenle dikkatli araç kullanımı gerekir. Aynı zamanda yaylada birçok endemik bitki türü gözlemlenebilir. Fakat kamp alanı olarak çok bilinmemektedir. Lakin bu da bölgenin sakinliğini korumasına neden olur. Özellikle doğa fotoğrafçıları için eşsiz manzaralar sunar. Kısacası Sıçak Yaylası, şehirden uzak doğal bir vaha gibidir.

23- Gömbe Yaylası

Gömbe Yaylası, Toroslar’ın eteklerinde kurulmuş eski ve serin bir yayladır. İlk olarak temiz havası ve soğuk sularıyla bilinir. Üstelik Elmalı Gölü’ne yakınlığı da dikkat çeker. Ancak geceleri hava oldukça soğuyabilir. Bu yüzden kampçılar yanlarında kalın giysiler getirmelidir. Aynı zamanda bölge halkı misafirperverdir. Fakat yaz aylarında yer yer kalabalık olur. Lakin bu durum sosyal bir ortam yaratır. Özellikle doğa yürüyüşleri için ideal parkurlar sunar. Kısacası Gömbe Yaylası, serin ve huzurlu bir mola yeridir.

24- Seydikemer Tezli Yaylası

Seydikemer Tezli Yaylası, sessizliği ve doğallığıyla gözlerden uzak bir cennettir. İlk olarak ulaşım kolay olmasa da değdiğini hissettirir. Üstelik yaylada kamp kurmak isteyenler için bolca alan var. Ancak market veya tesis gibi hizmetler mevcut değildir. Bu nedenle ihtiyaçları önceden temin etmek gerekir. Aynı zamanda yayla havası oldukça temizdir. Fakat telefon sinyali çekmeyebilir. Ne yazık ki bu, bazı ziyaretçiler için sorun olabilir. Lakin doğanın içinde olmak her şeyi unutturur. Kısacası Tezli Yaylası, izole ve huzurlu bir doğa deneyimi sunar.

Muğla Seydikemer Gezi Rehberi Haritası

Sizler için hazırladığımız harita sayesinde kolayca yol tarifi alın. Haritadaki konumunu görün. Muğla gezilecek yerler arasında üst sıralarda yerini alan Muğla gezi rehberi sizlere iyi bir kılavuz olacaktır. Ayrıca seyahatlerinizde güzergah üzerindeki birçok market, eczane, benzin istasyonu, oteller, restoran gibi alternatifleri de görebilirsiniz. Haritamız bu yüzden sizlerin işlerini kolaylaştıracaktır.