Şırnak Cizre Gezi Rehberi
Şırnak Cizre Gezilecek Yerler - İlçe Rehberi - Şırnak Cizre 'de Ne Yapılır?


Şırnak Cizre gezi rehberi olarak sizlere ilçenin birçok görülmesi gereken yerlerini listeledik. Ülkemizin güzide ilçelerinden birisi olan Cizre, ziyaretinizde bunları mutlaka yapın. Sizler için hazırladığımız bu gezi rehberi ile kolaylıkla gezebileceksiniz. Bizlere destek olmak için Gezginleri Keşfet Instagram sayfamızı takip edin.
Şırnak Cizre Gezi Rehberi
Cizre, Şırnak ilinin güneydoğusunda yer alan, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dikkat çeken bir ilçedir. İlk olarak, Cizre, Mezopotamya’nın en eski yerleşim alanlarından biridir. Tarihi boyunca Asur, Pers, Roma ve Osmanlı gibi büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Bu nedenle, ilçede birçok tarihi yapı ve kalıntı bulunur. Özellikle Cizre Kalesi, ilçenin simgelerindendir. Ayrıca, ilçede yer alan Nebi Musa Türbesi, dini açıdan büyük öneme sahiptir. Fakat, bu tür tarihi ve dini yapılar zamanla tahrip olmuştur. Halbuki, restorasyon çalışmalarıyla bu değerler korunmaya çalışılmaktadır. Doğal güzellikleriyle de öne çıkan Cizre, Dicle Nehri boyunca uzanan verimli topraklara sahiptir.
Bu yüzden, bölge tarım açısından oldukça önemlidir. Aynı zamanda, Cizre’nin mutfağı da zengin ve çeşitlidir. Özellikle Cizre kebabı ve ciğer şişi, yöresel lezzetler arasında öne çıkar. Üstelik, ilçede el sanatları ve geleneksel el dokumacılığı da yaygındır. Ancak, Cizre’nin turizm potansiyeli henüz tam anlamıyla değerlendirilememiştir. Bu nedenle, bölgeye yapılan yatırımların artırılması önemlidir. Kısacası, Cizre, hem tarih hem de doğa tutkunları için keşfedilmeyi bekleyen bir destinasyondur.
Şırnak Cizre Gezi Rehberi – Doğal Güzellikler
Cizre gezilecek yerler denildiğinde doğal güzellikleri önplandadır. Ayrıca tarihi, turistik yerleri, meydanları ve çok daha fazlasını listeledik.
1- Cudi Dağı
Cudi Dağı, Cizre’nin güneydoğusunda yükselen, hem dini hem de doğal açıdan büyük öneme sahip bir dağdır. Hz. Nuh’un gemisinin bu dağa oturduğuna inanılır; bu yüzden kutsal kabul edilir. Dağ, aynı zamanda bölgenin en yüksek noktalarından biridir. Yüksekliği ve etkileyici manzarasıyla doğa severler için ideal bir trekking rotasıdır. Zirveye ulaşanlar, bölgenin panoramik görüntüsünü izleyebilir. Dağın eteklerinde yer alan şehitlik anıtı, vatan uğruna can verenlerin anısını yaşatmaktadır. Bu anıt, Cudi Dağı’nın tarihsel ve manevi önemini pekiştirir. Doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla Cudi Dağı, ziyaretçilerine unutulmaz anlar sunar. Dağ, aynı zamanda bölgenin en yüksek noktalarından biridir. Yüksekliği ve etkileyici manzarasıyla doğa severler için ideal bir trekking rotasıdır. Zirveye ulaşanlar, bölgenin panoramik görüntüsünü izleyebilir. Dağın eteklerinde yer alan şehitlik anıtı, vatan uğruna can verenlerin anısını yaşatmaktadır. Bu anıt, Cudi Dağı’nın tarihsel ve manevi önemini pekiştirir.
2- Cudi Şehit Anıtı
Cudi Dağı’nın zirvesinde yer alan bu anıt, 207 şehidin anısına inşa edilmiştir. Anıtta, şehitlerin isimleri ve “Vatanları için Cudi’de şehit oldular” yazısı yer almaktadır. Ayrıca, 16 Türk devletini temsil eden bayraklar da anıtta dalgalanmaktadır. Bu anıt, bölgenin tarihindeki önemli bir dönüm noktasını simgeler. Ziyaretçiler, hem doğanın hem de tarihin iç içe geçtiği bu mekânda derin bir saygı ve huzur hissi yaşayabilirler. Cudi Dağı’nın zirvesinde yer alan bu anıt, 207 şehidin anısına inşa edilmiştir. Anıtta, şehitlerin isimleri ve “Vatanları için Cudi’de şehit oldular” yazısı yer almaktadır. Ayrıca, 16 Türk devletini temsil eden bayraklar da anıtta dalgalanmaktadır.
Bu anıt, bölgenin tarihindeki önemli bir dönüm noktasını simgeler. Ziyaretçiler, hem doğanın hem de tarihin iç içe geçtiği bu mekânda derin bir saygı ve huzur hissi yaşayabilirler. Cudi Dağı’nın zirvesinde yer alan bu anıt, 207 şehidin anısına inşa edilmiştir. Anıtta, şehitlerin isimleri ve “Vatanları için Cudi’de şehit oldular” yazısı yer almaktadır. Ayrıca, 16 Türk devletini temsil eden bayraklar da anıtta dalgalanmaktadır. Bu anıt, bölgenin tarihindeki önemli bir dönüm noktasını simgeler. Ziyaretçiler, hem doğanın hem de tarihin iç içe geçtiği bu mekânda derin bir saygı ve huzur hissi yaşayabilirler.
3- Mem-u Zin Türbesi
Mem-u Zin Türbesi, Cizre’nin Dağkapı Mahallesi’nde yer alır. Bu türbe, 1450’li yıllarda, Cizre Beyi Emir Zeynuddin döneminde inşa edilmiştir. İçinde, Mem, Zin ve Bekir’e ait mezarlar bulunmaktadır. Mezar taşlarından birinde, “ölümü 854’te Allah onu ve tüm Müslümanlara rahmet etsin” ibaresi yer alır. Mem-u Zin, aşkın ve fedakârlığın simgesi olarak halk arasında anlatılan bir hikâyeye dayanır. Bu türbe, bölgenin kültürel mirasını ve halk edebiyatını yansıtan önemli bir yapıdır. Mem-u Zin Türbesi, Cizre’nin Dağkapı Mahallesi’nde yer alır. Bu türbe, 1450’li yıllarda, Cizre Beyi Emir Zeynuddin döneminde inşa edilmiştir. İçinde, Mem, Zin ve Bekir’e ait mezarlar bulunmaktadır. Mezar taşlarından birinde, “ölümü 854’te Allah onu ve tüm Müslümanlara rahmet etsin” ibaresi yer alır. Mem-u Zin, aşkın ve fedakârlığın simgesi olarak halk arasında anlatılan bir hikâyeye dayanır.
Bu türbe, bölgenin kültürel mirasını ve halk edebiyatını yansıtan önemli bir yapıdır. Mem-u Zin Türbesi, Cizre’nin Dağkapı Mahallesi’nde yer alır. Bu türbe, 1450’li yıllarda, Cizre Beyi Emir Zeynuddin döneminde inşa edilmiştir. İçinde, Mem, Zin ve Bekir’e ait mezarlar bulunmaktadır. Mezar taşlarından birinde, “ölümü 854’te Allah onu ve tüm Müslümanlara rahmet etsin” ibaresi yer alır. Mem-u Zin, aşkın ve fedakârlığın simgesi olarak halk arasında anlatılan bir hikâyeye dayanır. Bu türbe, bölgenin kültürel mirasını ve halk edebiyatını yansıtan önemli bir yapıdır.
4- Cizre Kalesi
Cizre Kalesi, Dicle Nehri’nin kenarında, şehir merkezine oldukça yakın bir konumda yer alır. Roma ve Bizans dönemlerine ait kalıntılarla başlayan kale yapım süreci, XII. yüzyıldan XVI. yüzyıla kadar devam etmiştir. Musul Atabekleri ve Cizre Beyleri döneminde kale, bugünkü şeklini almıştır. Kale, hem savunma amaçlı hem de yönetim merkezi olarak kullanılmıştır. Dış kale ve iç kale olmak üzere iki ana bölümden oluşur. Ziyaretçiler, kalenin surlarından şehri ve Dicle Nehri’ni izleyebilirler. Cizre Kalesi, Dicle Nehri’nin kenarında, şehir merkezine oldukça yakın bir konumda yer alır. Roma ve Bizans dönemlerine ait kalıntılarla başlayan kale yapım süreci, XII. yüzyıldan XVI. yüzyıla kadar devam etmiştir. Musul Atabekleri ve Cizre Beyleri döneminde kale, bugünkü şeklini almıştır. Kale, hem savunma amaçlı hem de yönetim merkezi olarak kullanılmıştır.
Dış kale ve iç kale olmak üzere iki ana bölümden oluşur. Ziyaretçiler, kalenin surlarından şehri ve Dicle Nehri’ni izleyebilirler. Cizre Kalesi, Dicle Nehri’nin kenarında, şehir merkezine oldukça yakın bir konumda yer alır. Roma ve Bizans dönemlerine ait kalıntılarla başlayan kale yapım süreci, XII. yüzyıldan XVI. yüzyıla kadar devam etmiştir. Musul Atabekleri ve Cizre Beyleri döneminde kale, bugünkü şeklini almıştır. Kale, hem savunma amaçlı hem de yönetim merkezi olarak kullanılmıştır. Dış kale ve iç kale olmak üzere iki ana bölümden oluşur. Ziyaretçiler, kalenin surlarından şehri ve Dicle Nehri’ni izleyebilirler.
5- Cizre Park AVM
Cizre Park AVM, ilçede modern alışveriş ve sosyal yaşamın merkezi olarak öne çıkar. Ancak bu modern yapı, geleneksel şehir dokusuyla uyum içinde tasarlanmıştır. Alışveriş alanları, geniş mağazalar ve restoranlarla doludur. Aynı zamanda sinema salonu ve çocuk oyun alanlarıyla ailelere hitap eder. Özellikle gençler ve aileler için cazip sosyal aktiviteler sunar. Üstelik konumu sayesinde şehir merkezine kolay erişim sağlar. Bu nedenle Cizre’de yaşam kalitesini artıran önemli bir mekandır. Ancak AVM, sadece alışveriş değil, kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapar. Bu yüzden yerel halkın buluşma noktasıdır.
İçerisindeki otopark alanı da geniştir, ziyaretçilere kolaylık sunar. Aynı zamanda düzenli etkinliklerle şehirde hareketlilik yaratır. Lakin AVM’nin açılmasıyla yerel ekonomi de canlanmıştır. Kısacası, Cizre Park AVM, şehrin gelişimini ve sosyal hayatını destekleyen bir yapıdır. Fakat geleneksel dokuya zarar vermeden modern bir yaşam alanı oluşturması takdir toplar. Ne yazık ki bazı ziyaretçiler kalabalıktan şikayetçi olsa da genellikle olumlu yorumlar alır. Bu yüzden Cizre’ye gelenlerin uğrak noktalarından biridir.
6- Kırmızı Medrese
Kırmızı Medrese, Cizre’de tarihi dokuyu yansıtan önemli yapılardan biridir. İlk olarak 14. yüzyılda inşa edilmiş, mimari yapısıyla dikkat çeker. Özellikle kırmızı tuğlaları ve süslemeleriyle göz kamaştırır. Bu medrese, döneminin eğitim ve bilim merkezi olarak hizmet vermiştir. Ayrıca İslam mimarisinin özgün örneklerinden biridir. Yalnızca dini eğitim değil, aynı zamanda sosyal faaliyetlerin yapıldığı bir mekandı. Ancak zaman içinde restorasyon görerek bugünkü halini almıştır. Halbuki eski yapısının korunması için büyük çaba harcanmıştır. Medresenin avlusunda büyük bir şadırvan bulunur ve bu detay ziyaretçilere huzur verir. Medrese çevresi, aynı zamanda tarihi dokunun korunmasına yönelik çalışmaların yürütüldüğü alandır. Ne yazık ki bölgedeki diğer tarihi yapılar gibi Kırmızı Medrese de zaman zaman bakımsız kalmıştır. Ama şimdi daha iyi korunmakta ve turizme açılmaktadır. Üstelik yerel rehberler medresenin tarihini anlatan turlar düzenlemektedir. Kısacası Kırmızı Medrese, Cizre’nin tarihine ışık tutan önemli bir kültürel mirastır.
7- Nehir Park
Nehir Park, Dicle Nehri kıyısında yer alan geniş ve yeşil bir dinlenme alanıdır. Özellikle aileler ve gençler tarafından tercih edilir. Park, yürüyüş yolları ve bisiklet parkurları ile doğayla iç içe vakit geçirme imkânı sunar. Ayrıca çocuklar için oyun alanları bulunur. Ne yazık ki geçmişte bakımsız kalan bazı bölümleri zamanla yenilenmiştir. Artık çok daha düzenli ve temizdir. Parkın en güzel yanı, Dicle Nehri manzarasına sahip olmasıdır. Bu nedenle fotoğraf çekmek isteyenlerin uğrak yeridir. Aynı zamanda piknik alanları sayesinde hafta sonları yoğun ilgi görür. Üstelik küçük kafeteryalar da ziyaretçilere hizmet verir. Lakin akşam saatlerinde güvenlik açısından dikkatli olunmalıdır. Fakat genel olarak şehir hayatından kaçmak isteyenler için ideal bir kaçış noktasıdır. Bu yüzden doğa severler tarafından sıkça tercih edilir. Kısacası Nehir Park, Cizre’nin doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenlerin mutlaka görmesi gereken yerlerden biridir. Ayrıca parkta kültürel etkinlikler ve açık hava konserleri de düzenlenmektedir.
8- Mem U Zin Parkı
Mem U Zin Parkı, Cizre’de hem doğal hem de kültürel değerleri barındırır. Park, aynı zamanda tarihî Mem u Zin efsanesinin yaşatıldığı bir mekândır. Burada geniş yeşil alanlar, yürüyüş yolları ve dinlenme alanları bulunur. İlk olarak 2010’lu yıllarda düzenlenerek halka açılmıştır. Üstelik parkta Mem u Zin hikayesinin anlatıldığı görseller ve panolar yer alır. Lakin parkın bazı alanları yaz aylarında oldukça kalabalık olur. Ama sakinliği arayanlar için daha tenha köşeleri de vardır. Ayrıca piknik alanları sayesinde aileler için cazip bir seçenek oluşturur. Bu yüzden hafta sonları burası yoğun ilgi görür. Üstelik çocuklar için oyun alanları da mevcuttur. Halbuki parkın bakımı düzenli olarak yapılmaktadır. Kısacası Mem U Zin Parkı, Cizre’nin kültürel ve doğal zenginliklerini bir arada sunar. Fakat bölgeyi daha iyi tanımak isteyen herkesin mutlaka uğraması gereken bir noktadır.
9- Cizre Köprüsü
Cizre Köprüsü, Dicle Nehri üzerinde yer alan tarihi bir köprüdür. İlk olarak Osmanlı döneminde inşa edilmiştir. Ancak köprü, zaman içinde birçok kez onarım görmüştür. Bu köprü, şehri ikiye bölen nehir üzerinde önemli bir bağlantı sağlar. Aynı zamanda bölgenin ulaşım ağında kritik bir rol oynar. Köprü üzerinden geçerken Dicle Nehri’nin eşsiz manzarası ziyaretçileri büyüler. Fakat ne yazık ki bazı kısımları eski olduğu için zaman zaman bakım ihtiyacı hissedilir. Bu nedenle yerel yönetimler düzenli olarak köprüyü koruma altına almaya çalışır. Üstelik köprünün yakınında piknik ve yürüyüş alanları da mevcuttur. Kısacası Cizre Köprüsü, hem işlevsel hem de tarihi değerleriyle önemlidir. Ama günümüzde modern yollarla desteklenen ulaşım sistemiyle birlikte turistik bir simge haline gelmiştir.
10- Pradeşte Köprüsü
Pradeşte Köprüsü, Cizre ilçesine yakın bir konumda bulunan tarihi yapıdır. Özellikle Osmanlı döneminden kalan taş köprü mimarisiyle dikkat çeker. Köprü, yerel ulaşımı kolaylaştırmanın yanı sıra tarihî bir miras olarak korunmaktadır. Ancak ne yazık ki bölgedeki diğer yapılar gibi bakıma ihtiyaç duyar. Bu nedenle yetkililer zaman zaman restorasyon çalışmalarına başvurur. Köprünün üzerinde yürüyüş yapmak, Dicle Nehri ve çevresindeki doğal güzellikleri izlemek mümkündür. Üstelik köprü, fotoğrafçılar için cazip bir mekandır. Ayrıca yerel halk tarafından geçmişin simgesi olarak kabul edilir. Fakat bazı ziyaretçiler ulaşım sorunları yüzünden zorlanabilir. Bu nedenle altyapı çalışmaları halen devam etmektedir. Pradeşte Köprüsü, Cizre’nin tarihini yansıtan önemli eserlerden biridir. Kısacası doğa ve tarihin birleştiği bir nokta olarak turizme katkı sağlar.
11- Kasrik Kalesi
Kasrik Kalesi, Cizre’nin tarihi kale kalıntılarından biridir. Özellikle Orta Çağ döneminden kalma yapısı ilgi çekicidir. Kalenin stratejik konumu, bölgeyi savunmak için ideal bir nokta olmasını sağlamıştır. Ancak ne yazık ki kalenin büyük kısmı zamanla yıkılmıştır. Yalnız kalan sur duvarları bile tarihi atmosferi hissettirmeye yeterlidir. Ziyaretçiler, kalenin etrafında yürüyüş yaparak tarihî izleri keşfedebilir. Kısacası bu kale, Cizre’nin tarihine ışık tutan önemli bir mekândır. Ayrıca kalenin yakınında eski yerleşim izleri de bulunmaktadır. Bu nedenle arkeolojik araştırmalar için önemli bir bölgedir. Ancak kalenin korunması için çalışmalar sürdürülmektedir. Üstelik ziyaretçiler buradan Dicle Nehri’nin ve çevrenin manzarasını seyredebilir. Lakin ulaşım konusunda zorluklar yaşansa da, kaleye gelenler mutlaka memnun kalır.
12- Savaşçı Figürü Rölyefi
Savaşçı Figürü Rölyefi, Cizre’de tarihi ve kültürel anlam taşıyan bir eser olarak öne çıkar. Bu rölyef, bölgenin zengin tarihinden izler taşır. Özellikle savaşçı figürleri, eski çağlardaki mücadele ve kahramanlıkları yansıtır. Rölyef, kaya yüzeyine işlenmiş detaylı bir sanat eseridir. Bu nedenle sanat ve tarih meraklıları tarafından ilgiyle incelenir. Ancak eserin tam yaşı net olarak bilinmemektedir. Fakat yapılan araştırmalar, rölyefin oldukça eski dönemlere ait olduğunu göstermektedir. Aynı zamanda ziyaretçiler, bu sanat eserinde eski medeniyetlerin kültürel değerlerini görebilirler. Üstelik rölyefin çevresi doğal güzelliklerle çevrilidir. Bu yüzden doğa yürüyüşü ile birlikte ziyaret edilmesi önerilir. Lakin eserin korunması için yerel yetkililer çalışmalar yapmaktadır. Kısacası Savaşçı Figürü Rölyefi, Cizre’nin kültürel mirasının önemli parçalarındandır. Ama yalnızca tarih değil, aynı zamanda sanatın da güçlü bir temsilcisidir.
Şırnak Cizre Gezi Rehberi Haritası
Sizler için hazırladığımız harita sayesinde kolayca yol tarifi alın. Haritadaki konumunu görün. Şırnak gezilecek yerler arasında üst sıralarda yerini alan Şırnak gezi rehberi sizlere iyi bir kılavuz olacaktır. Ayrıca seyahatlerinizde güzergah üzerindeki birçok market, eczane, benzin istasyonu, oteller, restoran gibi alternatifleri de görebilirsiniz. Haritamız bu yüzden sizlerin işlerini kolaylaştıracaktır.